Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’ın matematik bilimi için “Matematik dinimizce küllümin haramdır, Allah zaten her şeyi en başından ölçüp, tartıp, biçmiştir. Bunu hala deşmek kimseye hayır getirmez!” dediği yönündeki asılsız iddia 2022 yılında dolaşıma girdikten sonra 2025 yılı Mart ayında yeniden paylaşılmaya başlandı.
My.Çtn…. (@cetinfirat1): “Allah çarpsınki dedi… PARTİ’li Diyanet işleri Başkanı Ali ERBAŞ” Matematik dinimizce küllümin haramdır, Allah zaten herşeyi en başından ölçüp, tartıp, biçmiştir, bunu halen deşmek kimseye hayır getirmez!” dedi…”
Uzaktan Gelen (@Uzaktan_Gelen_): “Başrahip manastırdaki kitapları ateşe verir ve şöyle der: “İnsanlar okursa öğrenir, öğrenirse içindeki korkuyu öldürür. O zaman da kilise ölür.” Ali Erbaş : “Matematik dinimizce küllümin haramdır, Allah zaten herşeyi en başından ölçüp, tartıp, biçmiştir, bunu halen deşmek kimseye hayır getirmez !””
Başrahip manastırdaki kitapları ateşe verir ve şöyle der: “İnsanlar okursa öğrenir, öğrenirse içindeki korkuyu öldürür. O zaman da kilise ölür.”
Ali Erbaş : “Matematik dinimizce küllümin haramdır, Allah zaten herşeyi en başından ölçüp, tartıp, biçmiştir, bunu halen deşmek… pic.twitter.com/qUAFblUClu
“Matematik dinimizce küllümin haramdır, Allah zaten her şeyi en başından ölçüp, tartıp, biçmiştir. Bunu hala deşmek kimseye hayır getirmez!” cümleleri Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’a ait değil.
Diyanet İşleri Başkanı Erbaş’ın bu yönde bir söz kullandığına dair bir delile rastlanamıyor.
Prof. Dr. Erbaş’ın konuşmalarında Müslümanlara ilimi öğütlediği, tıpkı tefsir, fıkıh, hadis ve kelam gibi diğer ilimlerin de İslami ilim statüsünde olduğunu belirttiği biliniyor.
Erbaş’ın geçmişte yaptığı konuşmalardan matematik hakkında alıntılar şöyle sunulabilir:
“Müslümanlar ilmin bizatihi kendisini büyük bir değer ve imkan kabul ederek kısa süre içerisinde din, matematik, tıp, felsefe, fizik, kimya, astronomi gibi ilmin bütün dallarında büyük bir müktesebat oluşturmuşlar, binlerce eser telif etmişler ve buluşlar gerçekleştirmişlerdir.”
“İbn-i Sina 11 yaşında hafız olmuş. Sonra iyi bir matematikçi, iyi bir tıp alimi olmuş… 6 asır yazdığı ‘El Kanunu Fi’t Tıp’ kitabı dünya üniversitelerinde okutulmuş… Farabiler, İbn Rüşt’ler, Akşemsettin’ler… Mesela Akşemsettin çok eski değil… Fatih Sultan Mehmet’in hocası ama Kur’an-ı Kerim hocası değil, matematik hocası… Yani asrının, zamanının en önemli matematikçilerinden birisi…”
“İslami ilimler-İslam dışı ilimler diye bir şey yok bizim dinimizde… Bunu da ifade etmiş olalım… Matematik de İslami bir ilimdir, sosyoloji de İslami bir ilimdir, psikoloji de İslami bir ilimdir, astronomi de İslami bir ilimdir, felsefe de İslami bir ilimdir, tıpkı tefsir, fıkıh, hadis ve kelam gibi… Hepsi İslami birer ilimdir…”
Müslümanlar ilmin bizatihi kendisini büyük bir değer ve imkan kabul ederek kısa süre içerisinde din, matematik, tıp, felsefe, fizik, kimya, astronomi gibi ilmin bütün dallarında büyük bir müktesebat oluşturmuşlar, binlerce eser telif etmişler ve buluşlar gerçekleştirmişlerdir. pic.twitter.com/04Os8ja9JC
Diyanet İşleri Başkanlığı Basın Müşaviri Burak Orhan, Prof. Dr. Ali Erbaş’ın bu konuşmalarından kesitleri sosyal medya hesabında aşağıdaki ifadelerle paylaştı:
“Birileri tarafından fonlandığı açık bu x hesabı 3 sene önce Diyanet İşleri Başkanımızın eski konuşmalarını paylaşarak çürüttüğümüz saçmalığı 3 sene sonra tekrar paylaşmış. Güya Diyanet İşleri Başkanımız Prof. Dr. Ali Erbaş hocamız “Matematik dinimizce haram” demiş Kendisinin böyle bir ifadesi hiçbir zaman olmamıştır Aksine Sayın başkanımız konuşmalarında defalarca İslamiyetin bilime verdiği önemden bahsetmiştir”
Birileri tarafından fonlandığı açık bu x hesabı 3 sene önce Diyanet İşleri Başkanımızın eski konuşmalarını paylaşarak çürüttüğümüz saçmalığı 3 sene sonra tekrar paylaşmış.
Güya Diyanet İşleri Başkanımız Prof. Dr. Ali Erbaş hocamız “Matematik dinimizce haram” demiş
Erbaş, Erzurum Atatürk Üniversitesi’nde 2022 yılı Ocak ayında yaptığı konuşmada matematik, fizik, kimya, geometri gibi bilimlerin aslını Müslümanların bulduğunu şu sözlerle belirtmişti:
“Müslümanlar ilmi, dini ilimler ya da işte müspet ilimler, sosyal ilimler, fen bilimleri, pozitif bilimler şeklinde bugünkü gibi kalın duvarlarla arasını açmamışlar. Pozitif bilimlerle ne kadar meşgul oluyorlarsa dini ilimlerlede o kadar meşgul olmuşlardır. İbn-i Sina örneğini verdim. İbn-i Sina tıpta ne kadar zirve ise felsefede de o kadar zirve olmuş. İbn-i Sina’nın ‘El-Kanun Fi’t Tıp’ isimli kitabını asırlar boyunca bütün dünya üniversiteleri ders kitabı olarak okutmuşlar, felsefede yazdığı kitaplardan bugün biz istifade ediyoruz. Dini ilimlerde İbni Sina fıkıh tefsir, hadis, 11 yaşında hafız olmuş ve oradan başlamış. Sadece orada kalmamış musiki ile ilgili kitap yazmış. Farabi’de öyle… Matematikte, fizikte, kimyada, cebirde, geometride bütün bu bilimlerin aslı Müslümanlar tarafından bulunmuştur.”
Bahsi geçen konuşmasında Erbaş, bilgi çağında bilgiye ulaşmanın kolay, doğru bilgiye ulaşmanın ise zor olduğunu şöyle ifade etmişti:
“İçinde yaşadığımız bilgi çağında bilgiye ulaşmak oldukça kolay olmakla beraber şimdi çok önemli bir cümle kuracağım buraya dikkat, doğru bilgiye ulaşmak alabildiğine zorlaşmaktadır. Ortalıkta bilgi dolaşıyor, bilgiler dolaşıyor ama bu bilgiler doğru mu değil mi onu tespit etmek bize düşüyor. Doğru bilginin peşinden koşacağız. Enformasyon çağında bilginin ve hakikatin alabildiğine manipülasyona maruz kaldığına şahit oluyoruz. Biz sahih bilginin, doğru bilginin peşinden koşacağız.”
Eski Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez de “Tefsir, hadis ne kadar dini bir ilimse, matematik, fizik, kimya o kadar dini bir ilimdir.” demişti.
